EN
İranlı Kadınlar Konuşuyor Geçmiş Programlar
Kapat

İranlı Kadınlar Konuşuyor: Tarih, Sanat, Direniş

22 yaşındaki Mahsa Emini, başörtüsü kurallarına uymadığı gerekçesiyle “ahlak polisi” tarafından gözaltına alındıktan üç gün sonra uğradığı şiddet nedeniyle 16 Eylül 2022’de Tahran’da yaşamını yitirmişti. İran’daki devlet şiddetinin ne ilk ne de son örneği olan bu acı ölüm üzerine önce kadınlar “Kadın, Yaşam, Özgürlük” sloganıyla sokağa çıktı, kadınların öncülüğünde başlayan protesto gösterileri kısa sürede tüm İran halkını etkisine alan bir isyana dönüştü. Bu yazı baskıya hazırlandığı sırada, yani protestoların altıncı ayında, rejim güçlerinin uyguladığı sert tedbirlere rağmen protestocular ölümü göze alarak sokağa çıkmaya devam ediyordu. İran halkının tepkisi yalnızca kadınları örtünmeye zorlayan yasaya değil, bu yasayı uygulamak için insanlık suçu işlemekten geri durmayan rejim güçlerine, ekonomik krizle derinleşen kötü yaşam koşullarına, yoksulluğa ve en temelde 1979’dan bu yana İran’ı hayatın her alanına yayılan büyük bir baskı uygulayarak yöneten dinî rejime yönelmiş durumda. Norveç merkezli İran İnsan Hakları örgütünün verilerine göre Ocak ayı itibarıyla protesto gösterilerinde 64’ü çocuk olmak üzere en az 488 kişi güvenlik güçleri tarafından öldürülmüştü, yalnızca 2023’ün ilk ayında 55 kişi idam edilmişti ve 107 protestocu idam cezasıyla yargılanıyordu.

İran’daki özgürlük mücadelesiyle dayanışma göstermek ve halk hareketini ateşleyen feminist direnişe dikkat çekmek düşüncesiyle hazırladığımız bu program aracılığıyla İran’a kadınların gözünden bakıyoruz. 1979’dan günümüze uzanan bir tarih aralığında kadınlar ve na-binary sinemacılar tarafından çekilmiş deneysel ve belgesel filmlerden oluşan ve farklı kuşaklardan sinemacıların İran tarihiyle iç içe geçen kişisel tarihlerine, sinemaya, direnişe ve sanata bakışına ışık tutan seçkimiz, Another Screen’in geçtiğimiz Aralık ayında çevrimiçi yayınladığı İran İçin, İran’dan Filmler adlı film programına ve programın küratörü Daniella Shreir’e çok şey borçlu. Batılı sanat çevrelerinin İran toplumuna dair belli sembolleri fetişleştiren yaklaşımından farklı, daha gerçekçi ve içeriden bir bakış ortaya koymak hedefiyle oluşturduğumuz programda 4 uzun metraj belgesel ve 6 kısa metraj film Türkiye’de ilk kez seyirciyle buluşacak.

Program kapsamında ayrıca, Ne Cüretle Bunu İstersin filminin yönetmeni Mania Akbari gösterime katılmak ve İran’daki halk hareketiyle ilgili son gelişmelere dair görüşlerini paylaşmak üzere Sinematek/Sinema Evi’nin konuğu olacak. İranlı sanatçıların eserlerinde ortaya koydukları deneyimler, fikirler ve hisler üzerinden bir diyalog, dayanışma ve tartışma zemini oluşturmayı da amaçlayan programın ve konuğumuzun sizlerle buluşmasına katkılarından dolayı program ortağımız Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’ne, Heinrich Böll Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği’ne, sinema ve feminizm odaklı bağımsız dijital yayın organı Another Gaze / Another Screen’e, Daniella Shreir’e ve davetimizi kabul ederek filmlerini bizimle paylaşan İranlı sinemacılara teşekkür ederiz.

Senem Erdine
Sinematek/Sinema Evi Film Program Koordinatörü

Kadıköy Belediyesi Sinematek/Sinema Evi'nde otopark alanı mevcut değildir; dolayısıyla sitemizdeki haritada işaretlenmiş olan, civar otoparkları kullanabilirsiniz.


Toplu taşımayı tercih edecek ziyaretçiler, Kadıköy'den düzenli aralıklarla kalkan Bostancı dolmuşlarını kullanarak Hasırcıbaşı Caddesi'nin girişinde inebilirler. Sinematek/ Sinema Evi tabelalarını takip ederek 5 dakikalık yürüme mesafesindeki kurumumuza ulaşabilirsiniz. Yine aynı yöne ilerleyen İETT otobüsleriyle de Barış Manço durağında inip yönlendirme tabelalarını takip ederek kurumumuza ulaşmanız mümkündür.